Her tarafını yürüyerek gezebileceğiniz ebedi şehir Roma’nın en güzel meydanı Piazza Navona yani Navona Meydanı’dır. Gerek kısa süreli seyahatlerde gerekse de uzun süreli seyahatlerde bu meydanı görmeden noktalanmış bir ziyaret eksik olacaktır.
Nedir bu Piazza Navona’yı bu denli özel kılan?
Saymakla bitmez. Mimari, dikkatli gözlerle bakarsanız kökenlerine inebileceğiniz tarihi gelişimi, barındırdığı kültürel hareketlilik ve atmosfer. Anlatmaya tarihçe ile başlayalım. Aşağıya Piazza Navona’nın M.S 86 yılındaki canlandırması ve bugünkü halini koyuyorum.
İnanması belki güç ama burası zamanında 30.000 izleyiciyi alabilen bir stadyuma sahipti. (Kolezyum 60.000 kişi civarında kapasiteye sahiptir.) Piazza Navona’nın adı “Agone” kelimesinden gelmekte olup, agone bir atletik oyun çeşididir ve zamanla Navona kelimesine dönüşmüştür. Roma dönüşürken bu stadyumun şekli korundu. Bu dev stadyum M.S 217 yılına kadar gösterilere sahne oldu. Ardından yaşanan yangınlar neticesinde stadyumun tahrip olduğu tahmin edilmektedir.
Antik Roma’nın tüm yapıları gibi işlevini yitirip, bir taş ocağı haline geldi. Navona Meydanı 1477’den 1869’a kadar bir pazar yeri olarak kullanıldı. Arından gelen Barok dönemde özellikle Bernini’nin heykelleri ve diğer eserleri ile süslendi. Kiliseler inşaa edildi.
Peki Piazza Navona’da neler görebiliriz?
Roma’ya gelen çoğu Türk turist bu meydanın altına girip antik stadyumun kalıntılarını ziyaret edebileceğinden bihaberdir. Bu linkte konumu işaretlenen noktalarda görebilir ve de düşük bir ücret karşılığında sesli rehber eşliğinde bu meydanın altındaki stadyuma inebilirsiniz. Bileti online olarak almak için tıklayınız.
Buraları da Görmelisiniz
Fountain of the Four Rivers (Dört Mevsim Çeşmesi): 1647-51 yılları arasında Bernini tarafından tasarlanan ve hayran kalacağınız bu çeşme, dört kıtanın en büyük dört nehri olan Nil, Ganj, Tuna ve Rio de la Plata’yı ve onların çeşitliliğini tasvir etmektedir.
Fontana del Moro (Moor Çeşmesi): Giacomo della Porta’nın (1575) tasarımı olan bu çeşme deniz tanrısı Moor ile dövüşen bir yunusu tasvir etmektedir.
Goethe’nin Evi: Goethe’nin Roma’da 1786 yılında kaldığı evi, kitapları ile birlikte ziyaret edebileceğinizi biliyor muydunuz? Tam adres Via Del Corso 18’de. Buraya gitmeden önce resmi sitesine bir göz atabilirsiniz. Ayrıca Via del Corso’nun alışveriş yapmak ve gezinmek için ideal bir yer olduğunu belirtmek gerekir.
S’ant Agnese Kilisesi: Burada çok güzel konserler oluyor, girişleri ücretli ve gösteriler 1 saat sürüyor.
Palazzo Braschi: Giuseppe Valadier tarafından tasarlanan ve içerisinde onbinlerce çizimi barındıran bu yapıya uğrayabilirsiniz.